KENDİSİ İÇİN YERİN DİBİNE GİREMEYENLER...

Erbakan Hoca’nın tabiriyle “hiç lüzumu ve gereği yokken” kongreye gittiler.

Amaç;

Numan’ın açıklamasına göre;

“Erbakan’ın parti üzerindeki vesayetini kaldırmak”.

Tüm şartları kendileri oluşturdu.

Zaten il kongrelerini de kendileri yapıp her şeyi uygun hale getirmişlerdi.

Kongreden zaferle çıkıp, Erbakan Hocanın karşısına çıkacaklardı.

Ama işler hiç de istedikleri gibi gitmedi.

Numan Kurtulmuş 1250 delegeden 310’unun oyunu ancak alabildi.

Ve…

Bu kadar kişinin oyuna razı olup genel başkanlığa oturdu.

Bu kadar az oy almayı gurur meselesi yapmadı.

“Benim partimin çoğu beni istemedi demedi”.

Üstelik kendisini istememiş 650 delege iki de bir kongre istedi.

Her yerde bunu yüzüne vurdu.

Dilekçe verdi, onu kongreye zorladı.

“Seni istemiyoruz” dedi.

Ama o “istenmiyorum” demedi.

Nezaketten anlamadığı görülünce anladığı dilden konuşuldu.

Katıldığı iftarlarda protesto edildi.

Gittiği her ilde zılgıt yedi.

Onun yüzünden iftarlar bozuldu.

Ama hiçbir şey, hiçbir şey kanına dokunmadı.

Oturduğu koltukta yayıldıkça yayıldı.

Şimdi;

Kaç karakterli insan bunu kendisine yakıştırır?

Kaç onurlu insan bunun altında ezilmez?

Lanet olsun demez.

Numan demedi.

Kendisi için yerin dibine giremeyen bu insan iftar baskınlarından sonra:“Bu gençler Erbakan’ın adını kullanarak o eylemi yaptılar.

Erbakan adına utancımdan yerin dibine girdim.

Olaydan en çok Erbakan yıprandı.

Erbakan’ın açık tavır göstermesini, onların Millî Görüş ile alakalarının olmadığını açıklamasını bekliyorum.” dedi.

Keşke;

Yerin dibine girmesi için kapısında duran sebeplere baksaydı.

Erbakan’dan olaylara karşı tavır bekleyeceğine zorla oturduğu genel başkanlık koltuğunun gereğini yapsaydı.

Kongreden önce her şey güllük gülistanlıkken “olaylar bu hale niçin geldi” deseydi.

Demedi.

Suçlamak daha kolay geldi ona.

Bazen düşünüyorum;

Yoksa Numan’ın ki bir sevgi kıskançlığı mıydı?

Milli Görüşçülerdeki Erbakan sevgisi içini mi acıtıyordu?

Benim de olsun derken karşı sevgiyi büyütüyordu.

Ama o bunun bile farkında değildi.

Velhasıl,

Yerin dibinde olanların bir daha girecekleri yerin dibi yoktur.

Sayı: 621

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazar Hayrettin Osmanoğlu - Mesaj Gönder


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak El-Aziz Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan El-Aziz Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler El-Aziz Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı El-Aziz Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.

01

murat türker - adamın biri de zina kaseti ortalıkta dolaştığı halde ekran karşına çıkmaya devam ediyordu,tüm basın arkasındaydı,herkes onu ayıplayanı ayıplıyordu.buda aynı oktay ekşisinden,bilmem hangi züppe sine kadar herkes adamı göstemeye çalışıyor.herkes tutmuş kolundan yukarı çekiyor,yerin dibine nasıl girsin.

Yanıtla . 0Beğen . 0Beğenme 01 Eylül 01:00


Anket Elazığ Belediye Başkanı kim olmalı?
Tüm anketler