AKP ELAZIĞ ADAY LİSTESİNDE DENGELERİ GÖZETMEZSE ÇUVALLAR

Ülke çok önemli bir genel seçime doğru hızla ilerlerken Elazığ her zamanki gibi yine hazırlıksız yakalanacak gibi. Yumurta kapıya geldiğinde başlayacak olan telaş ve curcuna içerisinde yine bir dizi yanlış yapılırsa daha sonra ahı enin etmek bir işe yaramayacak.

Bugün takriben bir yıl kalan seçimde bir önceki 22 Temmuz 2007 seçimine göre değişen bir şey olmadığı görülüyor. Genel anlamda bir değerlendirme yapmak gerekirse ana muhalefet CHP’de ve halen Meclis içinde ve dışında bulunan diğer muhalefet partilerinde pek değişen bir şey olmadığı söylenebilir.

Kurultaya bir hafta kala Genel Başkan Deniz Baykal’a yönelik amansız bir komplo sonucu başka hiçbir seçenek bırakılmadan CHP’nin başından ayrılmak zorunda kalması üzerine özellikle medya tarafından ana muhalefet partisi için estirilen rüzgâr giderek hız kesip durma noktasına gelmiş gibi.

Başbakan Erdoğan’ın manşetle gelen manşetle gider sözü tam olarak gerçekleşen bir kehanet gibi izleniyor. Hindistan’ın bağımsızlığına kavuşmasında İngilizlere karşı kurtuluş mücadelesi başlatan bilge adam Gandi’nin isminin lakap olarak layık görüldüğü Kemal Kılıçdaroğlu aradan henüz birkaç hafta bile geçmeden yerden yere vurulmaya başlandı bile.

Çünkü Kemal Kılıçdaroğlu’nun arkasına saklanarak Deniz Baykal’ı tasfiye etmeyi hesaplayan -son günlerin moda tabiri ile- içimizdeki İsrailliler bir de baktılar ki ne görsünler: Önder Sav CHP’deki iç statükoyu daha da güçlendirip hiç açık bırakmamacasına yeniden tahkim etmesin mi?

Diyeceğim o ki birkaç haftalığına estirilen medya rüzgârı ve fason kamuoyu araştırmaları ile pompalanan suni teneffüsle CHP’yi AKP’nin önüne geçiren göstergeler artık hızla ortalıktan kaldırılmaya başlandı.

Eğer CHP bu minvalde medyaya hedef yapılmaya devam eder, Baykal’ın yok ettiği hizipleşmeler yeniden nüksederse, Kemal Kılıçdaroğlu’nun acziyetinden kaynaklanan sorunların da eklenmesi ile bu seçimde çok daha kötü bir sonuçla yüz yüze gelebilir. Mustafa Sarıgül faktörü de eklendiğinde daha da dramatik bir sonuç ortaya çıkabilir.

Elazığ’da zaten yıllardır milletvekili çıkaramayan ve bir varlık gösteremeyen CHP bu seçimde de şimdiden hesap dışında tutulan bir parti kategorisinde yer almış bulunmaktadır. Dolayısıyla AKP’den memnun olmayan seçmenin CHP’ye gitmesi bu seçimde de söz konusu değildir.

Peki, diğer muhalefet partisi MHP’nin durumu çok mu farklıdır? Gerek ülke genelinde gerekse Elazığ’da MHP’nin daha önceki seçimden farklı olumlu olarak değişen bir şeyini ben şahsen göremiyorum.

MHP’nin 22 Temmuz 2007 seçiminden bu yana olumlu anlamda herhangi bir çıkışı, bir hamlesi, kamuoyunda ses getiren, heyecan uyandıran bir yeni yaklaşımı söz konusu olmamıştır. Elazığ’da da il yönetimindeki değişiklik dışında herhangi bir değişim ve hareketlilikten söz etmek mümkün değildir.

Umut tamamen aday gösterilecek isimlerin karizmasına ve kişisel başarısına kalmış durumdadır. Doğrusunu söylemek gerekirse olağanüstü bir gelişme olmadıkça MHP’nin Elazığ’da milletvekili çıkarabileceğine şahsen ihtimal veremiyorum.

Geriye daha önce Elazığ’da defalarca çok sayıda milletvekili çıkarmış olan Millî Görüş’ün şimdiki Partisi Saadet kalıyor milletvekili çıkarma potansiyeli bulunan.

Bir kere Saadet Partisi’nin bugüne kadarki yayınlanan en baba kamuoyu araştırma grafiklerine bakıldığında bir seçim barajı sorunu olduğu hiçbir şekilde yadsınamaz. Zaten Genel Başkan Prof. Dr. Numan Kurtulmuş’un seçim kazanma gibi bir derdi de pek yok gibi.

Asıl derdi Saadet Partisi’ni Erbakan’ın vesayetinden, gölgesinden, etki alanından çıkarıp Millî Görüş çizgisinden uzaklaştırmak olarak gözüküyor. Bütün çabaları bu yüzden parti içi mücadeleye ve Erbakan’a yönelik sürüyor.

Erbakan da Numan Kurtulmuş’u Saadet Partisi Genel başkanı olarak adeta yok sayıyor ve Millî Görüş’ün 40.yılı etkinliklerine ilişkin faaliyetlerini Anadolu Gençlik Derneği, ESAM ve Ajans-5 gibi kuruluşlar üzerinden yürütüyor.

Böyle bir tablo ile seçime girecek bir Saadet Partisi’nin barajı aşması hayalden öte bir olasılık değildir. Dolayısıyla Elazığ’da da milletvekili çıkarması söz konusu değil; çıkarsa bile baraja takılması muhakkaktır.

Bu tablo karşısında Elazığ’da milletvekili çıkarması mutlaka söz konusu olan tek partinin AKP olduğu yadsınamaz bir fiili durum olarak ortadadır. Bu durum karşısında önem kazanan tek husus AKP’nin Elazığ’da iyi bir milletvekili listesi yapmasıdır.

Elazığ’da vatandaşın eli mahkûm diye keyfi bir liste çıkarılacak olursa işte o zaman MHP’nin şansı parlar. Çünkü AKP dışında milletvekili çıkarma potansiyeli olup baraj sorunu bulunmayan tek parti MHP’dir. Açıkçası Elazığ’da MHP’nin tek şansı AKP’nin çok kötü bir liste ile halkın karşısına çıkmasıdır.

Bir kere mevcut milletvekillerinin hiç istisnasız tamamının liste dışında bırakılması mutlaka gereklidir. Çünkü -doğru ya da yanlış hiç fark etmez- AKP iktidarına Elazığ’ın, iki dönemdir 9 milletvekiline ilaveten verdiği il belediye başkanlığına karşın beklenen hizmetleri alamadığına ilişkin çok yaygın bir kanaat vardır. Bu algı ve kanaatin yaygın olduğu hususunda hemen herkes müttefiktir.

Bu durum karşısında listeye konacak tamamen yeni isimlerden oluşan bir ahenkli ve dengeli bir tablo ile halkın karşısına çıkılması fevkalade önemlidir. Bu hususta kişisel kaygıların olabildiğince dikkate alınmaması gerekir. Elazığ halkını kızdıracak ve galeyana getirecek bir yanlışlıktan kesinlikle kaçınılmalıdır.

Milletvekili aday listesindeki dengeden kastım Elazığ’da seçmen potansiyeli bulunan bütün siyasi görüşlerden temsil yeteneği bulunan birer adayın bulunması hususudur.

Bu, henüz tam olarak partileşme sürecini tamamlayamamış bulunan AKP için kaçınılmaz şekilde gereklidir. Aynı zamanda muhafazakâr bir merkez partisi olarak diğer siyasi parti seçmenlerini bünyesinde tutup eritmesi için de bu gereklidir.

Elbette ki adayların seçmen potansiyeli bulunan siyasi partileri temsil yeteneği olması kadar bölgesel faktörleri temsil kabiliyeti olması da gereklidir.

Eğer AKP ve Elazığ’ın yararı birlikte göz önünde tutulup dengeli ve ahenkli bir liste yapılabilirse diğer partilerin oy almaları hiç kolay olmaz. Çünkü AKP dışında milletvekili çıkarıp baraj sorunu olmayan tek parti MHP’nin iktidar olma olasılığı bulunmuyor.

Ahenkten kastım ise; bilindiği gibi Elazığ milletvekilleri aynı partiye mensup da olsalar genelde iyi geçinmeyip birbirlerinin kuyusunu kazmada ve seçmeni aralarında bölüşmede hep çok kötü örnekler vermişlerdir. Umarız bu kez böyle olmaz.

AKP için dengeli, ahenkli, uygun bir tablo oluşturacak 5 milletvekili için bir genel bakışla bile ilk çırpıda yeterli düzeyde isim bulmak zor değil. Yeter ki kimse adamcılık, dayatmacılık, aşırı bencillik yapmasın.

Elazığ’ın sevdiği, beğendiği isimler masa başında ya da kulislerde değil, serbest piyasa ortamında toplumsal bazda oluşup belirlenmelidir. Nihayetinde oy verecek olan halktır; halkın beğendiği adaylar arasında yetenekli ve liyakatli olan 5 kişinin listeye konulması ve sırasının da dikkatlice belirlenmesi gerekir.

Sayı: 610

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazar Sururi Seçmen - Mesaj Gönder


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak El-Aziz Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan El-Aziz Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler El-Aziz Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı El-Aziz Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.



Anket Elazığ Belediye Başkanı kim olmalı?
Tüm anketler