AHMET DAVUTOĞLU’NUN DERİN STRATEJİK AKLI SOÇİ’DE TESCİLLENDİ!

Mesud Akgül'ün yazısı...

Mesud Akgül'ün yazısı...​

Suriye’de Arap Baharının ilk öncü depremleri yaşanmaya başladığı dönemde Türkiye ülke harabeye dönmesin diye harekete geçti.

Dönemin Dişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu adeta Suriye’de Esad’ın Sarayını ikametgâh edindi.

Türkiye’nin Esad rejimine yaptığı çözüm teklifinde seçim kararının ilan edilmesi; halkın insan hak ve özgürlüklerle ilgili taleplerinin karşılanmasına dair somut adımların atılması; farklı din, dil, ırk mensubu Suriye toplumunun yönetimde eşit ve adil temsiline yönelik değişim hamlelerinin hayata geçirilmesi gibi önerileri vardı.

Esad iktidarı elbette Türkiye’nin tekliflerini kabul etmeye hazırdı.

Ancak devreye İsrail faktörü girince Esad’ın tutumu değişti.

İsrail’in bölge ve dünya genelinde Türkiye’den daha güçlü olduğuna inanan Esad son reddede dümeni İsrail’e kırdı.

Esad’ın yanlış tercihi dolayısıyla başlayan iç savaşta 7 yılda 1 milyon insan katledildi ve milyonlarca insan yaralandı, mülteci konumuna düştü.

Ülke taş devrine döndü.

Yıkılmadık, tahrip edilmedik kent, kasaba, şehir kalmadı.

Ülke terör örgütlerinin karargâhına dönüştü.

Ancak Türkiye’nin yönlendirmesiyle Rusya’nın Suriye’ye askeri olarak müdahil olması ardından başlatılan Fırat Kalkanı harekâtıyla Suriye halkının makus talihi değişmeye başladı.

Türkiye/Rusya ittifakı yanına İran’ı da ekleyerek Suriye’de etkili faktör olmayı başardı.

Suriye’de öncü kuvvet olmayı başaran ve inisiyatifi ABD ve Batının elinden alan Türkiye/Rusya/İran bloğu artık çözüme son derece yakın.

Bunun için Soçi toplantıları bir milat hükmünde!

Soçi’de Türkiye/Rusya/İran devleti liderleri arasında yapılacağı açıklanan toplantıdan önce sürpriz bir gelişme yaşandı.

Esad’ı Soçi’de ağırlayan Putin’in görüşmelerde ülkede siyasi çözümün sağlanmasına yönelik 9 maddelik bir teklif sunduğu ve bunların rejim tarafından kabul edildiği açıklandı.

Putin’in Esad’a sunduğu 9 maddelik teklif ile Türkiye’nin 7 yıl önce rejime sunduğu çözüm teklifinden hiçbir farkı yok!

Kısacası Suriye’de savaşın bitirilmesi ve siyasi çözümün sağlanması için tek çözümün Türkiye’nin sunduğu teklif olduğu 7 yıl sonra bile olsa dünya tarafından kabul görmüş oldu.

Eminim Esad rejimi 7 yıl önce Türkiye’nin çözüm paketini reddettiğine şimdi çok pişmandır.

Ancak konunun bir başka boyutu daha var.

Dönemin Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’ydu.

Hem Dışişleri Bakanlığı hem de başbakanlık yaptığı yıllarda ülkemizdeki İsrail piyonları tarafından hedef tahtasına oturtuldu Davutoğlu.

Ahmet Davutoğlu’na yönelik yapılan eleştirilerin odağında Suriye politikası gelmekteydi.

Hatta Davutoğlu’nun bu meselede Erdoğan’ı da aldattığı, kandırdığı ve yanlış yönlendirdiği yıllarca yazılıp çizildi.

“Stratejik Derinlik” adlı kitabının ismi üzerinden Davutoğlu’na yönelik; “Stratejik iflas; Stratejik körlük, Stratejik rezalet ” gibi yakıştırmalarla şiddetli saldırılar yapıldı.

Suriye’de yaşanan iç savaşın tek sorumlusunun adeta Ahmet Davutoğlu olduğu ilan edildi!

Ne zaman ülke ve bölge sorunlarıyla ilgili fikir beyan etmeye kalksa anında devreye giren İsrail muhibbi kesimler Davutoğlu’na;” Sen fikirlerini kendine sakla! Suriye politikasında Türkiye’yi bataklığa çektin, rezil ettin” diyerek itibarsızlaştırma kampanyalarına öncülük ettiler.

“Komşularla sıfır sorun dedin ama düşman olmadığımız komşu kalmadı” şeklindeki şarlatanlıklarla, maskaralıklarla Davutoğlu’nu her daim suçlayıp karalamaktan asla vazgeçmediler.

Keskin kılıç gibi üzerinde durdukları Ahmet Davutoğlu hassasiyetleri asla azalmadı; azalmış da değil!

Bu kahpe saldırılarda yandaş medya iktidar karşıtı medyayı aratmadı!

Her fırsatta kinlerini, öfkelerini, kusmuklarını kustular.

Ancak 7 yıl sonra Suriye’de ortaya çıkan tablo bir kez daha Türkiye’nin ne kadar büyük bir üstün siyasi akıl tarafından yönetildiğini ispat etti!

Çünkü Soçi’de yapılan toplantı öncesi Suriye’de siyasi çözüm için sunulan ve Esad’ın kabul ettiği 9 maddelik teklifin içeriği bundan 7 yıl önce Dişleri Bakanı olarak Ahmet Davutoğlu’nun rejime sunduğu öneri paketiyle aynıydı!

Suriye merkezli gelişmeler dolayısıyla yıllardır Ahmet Davutoğlu’na saldıran medya şarlatanları ve şaklabanlarıysa şimdi derin bir sessizliğe gömüldüler.

7 yıl önce Ahmet Davutoğlu’nun Suriye için öngördüğü çözüm ABD, NATO ve Avrupa Birliğine rağmen Türkiye, Rusya, İran ittifakı ile hayata geçiriliyor!

İşte, “Derin Strateji”!

Ancak bu derin ve kapsamlı öngörüleri nedeniyle yıllardır haksız suçlamaların ve kara propagandaların hedefi olan Ahmet Davutoğlu’nun hakkını eminim bu ülkede yalnızca El-aziz teslim edecek!

Eski Başbakan Davutoğlu’nun şahsına yapılan mesnetsiz suçlamaları, itibar suikastını ve işbirlikçi yaklaşımları gündeme sadece El-aziz getirip yaşanan kahpeliği topluma hatırlatacak!

Zira İsrail uşaklığı dışında hiçbir kutsalı, değer yargısı, ilkesi, misyonu, amacı, ideali, felsefesi olmayan medya hokkabazları araba tamircisi önlüğü gibi öyle bir kirlenmiş ki artık ne kir ne de pas tutmaz hale gelmişler!

İsrail'e, ABD'ye, Avrupa'ya ve terör örgütlerine rağmen 7 yıl önce Suriye'nin istikrarına, barışına yönelik sunduğu çözüm önerilerini 7 yıl sonra bile olsa dünyaya dayatıp kabul ettirmiş bir üstün siyasi akıl tarafından yönetilen Türkiye'nin bileğinin büküleceğini hayal eden varsa onlara bir çift sözüm olacak.

"Eğer öküze bilge derseniz bu sadece onun adı olur; başka hiçbir anlam ifade etmez!"

Bütün Peygamberlerin ümmetlerine bir nasihati var!

Utanmazsan ne yaparsan yap…

O.G.

22 Kas 2017 - 16:14 - Gündem



göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak El-Aziz Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan El-Aziz Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler El-Aziz Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı El-Aziz Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.



Anket Elazığ Belediye Başkanı kim olmalı?
Tüm anketler