Elazığspor kurtarıcısını arıyor!

Sezon başından bu yana feleğin her türlü çemberinden geçirilen Elazığspor ligin ikinci yarısına ilk yarıdan daha kötü bir durumda başladı.

“Beterin beteri vardır” derler ya işte öyle bir durum!

Kimse gelinen son noktaya bakarak sürecin yeni başladığını zannetmesin ve önceki yıllarda zaman zaman yaşanan zorluklarla da karıştırmasın.

Çünkü Elazığspor tabiri caiz ise tam anlamıyla çökmüş durumda.

Hovardaca yönetim anlayışları sonunda gelinen son nokta işte burası…

Üzerinden kariyerler devşirilip itibarı yerle bir edilmiş, kirletilen temiz mazisi iki büyük kurum tarafından tescillenmiş ve yönetim anlamında bütün kredilerini tüketmiş bir kulüp artık Elazığspor!

Göz göre göre; maddi hırslar ve kişisel egolar kemirip bitirdi yarım asırlık koca çınarı!

Bu kadar karamsar olamızın nedeni; maddi kriz ve transfer yasağından ziyade ortada camia diye bir şeyin kalmamış olması ve tek bir insanın adım atmamasıdır.

Yoksa bir çok kulübün aynı şekilde sıkıntıları var diye kendimizi teselli etmenin bir faydası yok!

Elazığspor üzerinden bir yerlere zıplamak isteyenler hala zıplamak için uğraşsa da artık bu bataktan çıkmaları çok zor!

Hocası belli olan, zamanında hazırlık kampını yapan ve 32 kişilik tescilli bir kadro ile sezona şampiyonluk parolasıyla başlayan ve umut veren bir Elazığspor’dan artık eser kalmadı.

1, 2, 3 derken şu anda 4. Teknik direktörünü arayan, sonuna kadar haklı oldukları halde 8 futbolcusu ile yollarını ayıran, FIFA’dan üst yapıya, TFF’den ise altyapıya 2 dönem transfer yasağı alan, gerekli maddi desteği bulmayı bırakın primleri dahi ödeyemez hale düşen bir Elazığspor!

Yarım asırlık geçmişinde hiçbir zaman bu kadar kötü bir durumlara düşmeyen kulübü bu hale getirenler maalesef hala bu kulübün kapısından içeri giriyorlarsa daha çok çekeceğimiz var demektir.

Nasihat ve eleştirilere kulak tıkayarak düştükleri bu kuyudan çıkmak için çırpınmalarının beyhude bir çaba olduğunu anlamak için daha ne kadar zaman geçecek bilemiyoruz…

Görünen o ki; Uzun bir elin o kuyudan onları çekip almasından başka hiçbir kurtuluş çareleri de yok!

O el çıkar mı derseniz, bilemeyiz ama “çıkmayan candan ümit kesilmez” demiş atalarımız...

İki gündür sağlam kaynaklardan duyduklarımız umutlandırıyor bizleri.

İsim sponsorumuz olan Vartaş Holding’in patronu hemşerimiz Ömer Faruk Barata’nın Göztepe maçı öncesi primlerin büyük bir bölümünü ödedikten sonra kulübün yönetimini almak için bazı adımlar attığı bilgileri geliyor.

Aldığı takdirde borçları sıfırlayacağını ve iyi bir teknik adam getirerek mevcut kadro ile şampiyonluk için mücadele edileceğini söylüyormuş kendisi.

Bütün mesele; 27 milyon borçla devraldığı kulübü her geçen gün daha büyük miktarda borçlandıran Başkan Selçuk Öztürk’ün eğer varsa böyle bir teklife nasıl yaklaşacağıdır…

Bu pazarlıkta neler görüşülür, neler paylaşılır, nelerin üzeri çizilir orası şimdilik muamma!

******

Bordo Beyazlı futbolcular Antalya’dan Elazığ’a döner dönmez ayaklarının tozuyla “Yeni bir kurtuluş savaşı başlattık” dediler.

İyi de kiminle savaş ve kimden kurtuluş!

Bu kulübü bu hale getirenler hala bir kenara çekilip yapabilecekleri en büyük iyiliği yapmaktan imtina ettikleri müddetçe sizin sadece rakipleri yenmeniz yetmez ki!

Rakiplerinizi yenerek alacağınız puanların silinme tehlikesi bile var!

Sizler bugüne kadar aç yürüyüp tok sallanarak çok başarılı sonuçlar aldınız zaten!

Elbette alacaklarınızdan feragat edip vereceklerinizin en fazlasını verdiğinizden dolayı da bu şehir asla sizi unutmaz ancak, önce bu gemiyi delenlerin temizlenmesi lazım!

Asıl savaşın ve kurtuluşun bunlara karşı yapılması lazım fakat bu da sizin işiniz değil…

Hele bakalım bu delikleri kapatıp, yaraları saracak bir babayiğit Gakgo çıkacak mı şu koca Elazığ’ın bağrından!

******

Haftalardır krizden krize sürüklenmekten dolayı maç kritiği yapmak nasip olmadı.

Bu haftada öyle olacak!

Büyük badireler atlatılan devre arasından sonra 18. haftada alınan Göztepe beraberliği kim ne derse desin bir başarıdır!

Sahaya çıkan takımın 9 futbolcusu ayrılmış bir kadro olduğu düşünüldüğünde; inancın, samimiyetin, dürüstlüğün, fedakârlığın ve insanlığın başarısıdır aslında sahada izlediğimiz!

Son dakikalarda yakalanan fırsatlar değerlendirilebilse belki 3 puan bile gelecekti ama olmadı.

Para yok, Hoca yok, transfer yok, tribünler boş, taraftar cezalı, daha ne olsun.

Kulübesinde neredeyse tek etkili ismi Kenan olan ve bunun dışındaki futbolcularının çoğu 16, 17 yaşlarındaki bu takımdan daha beklenir ki!

Buna karşın rakip sorunsuz ve güçlü!

Ne yapalım ölen öldü kalanlar bizimdir deyip bunları hayatta tutacak bir kurtarıcı elin el atmasını bekleyeceğiz, başka da kaoslardan ve krizlerden kurtuluşun çaresi yok!

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazar Spor Editör - Mesaj Gönder


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak El-Aziz Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan El-Aziz Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler El-Aziz Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı El-Aziz Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.



Anket Elazığ Belediye Başkanı kim olmalı?
Tüm anketler